Müşteri vakaları, makaleler, teknik incelemeler, raporlar, trendler ve daha fazlası. İlham dolu, uzmanlık içeriğine sahip makale seçeneklerimizi keşfedin!
Yeni büyüme fırsatları yaratan trendler hakkında daha fazla bilgi edinin.
Sürdürülebilir gıda sistemlerine geçişin sağlanması.
Sürdürülebilir kalkınmaya katkıda bulunmak – Daha ileriye gidelim.
En çok değer katabileceğimiz alanlarda harekete geçiyoruz.
Bira posası, bira üretiminden kaynaklanan bir yan üründür ve proses sonucu ortaya çıkan toplam yan ürünlerin yaklaşık %85'ini oluşturuyor. Tüm dünyada kaç tane bira fabrikası olduğu düşünüldüğünde, her yıl büyük miktarlarda; daha kesin olmak gerekirse yaklaşık 40 milyon ton bira posası üretiliyor1. Günümüzde, bu malzemenin büyük bir kısmı hayvan yemi, biyogaz olarak kullanılıyor veya çöpe gidiyor, ancak bitki bazlı yiyecek ve içecekler için ham madde olarak giderek artan bir başka kullanım alanı daha bulunuyor.
Bir yan ürün olarak ortaya çıkan bira posası çevreyi de etkiliyor. Ancak, bu malzemeyi kullanmanın yollarını bulmak daha farklı faydalar sunarken bu etkinin hafifletilmesine de olanak tanıyor. Hem uygun maliyetli hem de yaygın olarak bulunabilmesinin yanı sıra besin değerleri de, bira posasını yiyecek ve içeceklerde kullanım için harika bir aday haline getiriyor. Asıl zorluğu nispeten hızlı bir şekilde bozulabilen bir ürün olması oluşturuyor, bu nedenle verimli koruma yöntemlerinin olmadığı durumlarda, zamanında kullanılması gerekiyor.
Ancak, doğru kullanıldığında, döngüsellik ve sürdürülebilirlik açısından olumlu etkiye sahip olabiliyor ve işinizi güçlendiren yeniliklere olanak tanıyabiliyor.
Çöp sahasına atılan her bir ton bira posası yaklaşık 513 kg CO2 emisyonundan sorumludur2. Şu anda, her yıl üretilen bira posasının yaklaşık %70'inin hayvan yeminde ve yaklaşık %10'unun biyogaz üretiminde kullanıldığı düşünülüyor. Bu da, tüm bira posasının yaklaşık %20'sinin atık sahasına gittiği ve bunun da atmosfere karbondioksit eklediği anlamına geliyor.
Ancak, bira posasının bu kullanılmayan kısmını çöpe atmak yerine yiyecek ve içecekler için bir bileşen olarak kullanabilirsek, bu yan ürünü doğrudan insan gıda zincirine geri kazandırabilir; bira posasının ve genel olarak bira endüstrisinin karbon ayak izinin azaltılmasına doğrudan katkıda bulunabiliriz.
Bira posası, ideal bir gıda kaynağı olmasını sağlayan iyi bir besin profiline sahiptir. Lif, mineraller ve proteinler içerir ve bira üretim prosesinin doğal bir yan ürünü olduğu için üretimi uygun maliyetlidir. Tüm bunlar, bira posasının daha az maliyetle daha fazla yiyecek ve içecek üretilebildiği için daha fazla gıda güvenliğine katkıda bulunabileceği ve artan küresel nüfusun beslenmesine yardımcı olabileceği anlamına geliyor.
Bu bileşenin uygun fiyatlı ve yaygın olarak bulunabilmesi sayesinde, söz konusu besinlerin daha erişilebilir ve uygun maliyetli hale getirilmesi ve dolayısıyla 2,4 milyar insanın yeterli gıdaya düzenli olarak erişmekte zorlandığı gerçeğinin3 üstesinden gelinmesine yardımcı olması mümkün olabilir. Önemli olan, bu yan üründen değer elde etmenin en uygun yolunu bulmaktır.
Atık her işletme için olumsuz bir durumdur ve önemli bir yan ürünün ileri dönüştürülebilmesi, satılabilmesi veya değerli bir şeye dönüştürülebilmesi son derece caziptir. Çok fazla miktarda bulunabildiği için bira posası, dünyanın dört bir yanındaki bira fabrikaları için önemli bir gelir kaynağı olabilir. Önemli olan, bira üreticilerinin kendi başlarına ya da yiyecek ve içecek üreticileri veya marka sahipleri aracılığıyla bitki bazlı içecek üretiminde bira posasını teşvik etmeye ve değerlendirmeye yardımcı olabilecek bir iş modeli bulmasıdır.
İleri dönüştürülmüş ve bitki bazlı yiyecek ve içecek pazarının büyümeye devam ettiği göz önüne alındığında, bira posasının değerli, verimli ve yaygın olarak kullanılan bir bileşen haline gelmesi için önemli bir potansiyel vardır. Şekeri düşüktür, laktoz içermez ve iyi düzeyde protein ve lif içerir. Bitki bazlı süt içecekleri için bir baz olarak ya da vegan/vejetaryen gıdalarda bir bileşen olarak kullanılabilir. Bir yan ürün olan bira posası esnektir, pazar eğilimlerine uygundur ve kullanılarak değerlendirildiğinde yalnızca bir işletmenin kâr hanesine değil, küresel gıda güvenliğine de katkıda bulunabilir.